Pandemi, dünya genelinde hayatın pek çok alanında önemli dönüşümlere yol açtı. Bu dönüşümlerin en belirgin sonuçlarından biri, çalışan beklenti ve önceliklerindeki değişiklik oldu. Küreselde yaşanan “Büyük İstifa Hareketi”, şirketler için ciddi maliyetler oluşturdu. BeNova Consulting’in yaptığı analize göre, pandemi öncesi global iş gücü devir oranı %15 iken, bu oran pandemi sonrası %30’a çıktı. Ancak Türkiye’de bu durum daha da çarpıcı. 2021’de Türkiye’de iş gücü devir oranı %50’nin üzerine tırmandı, bu da demek oluyor ki iki çalışandan biri o yıl işini değiştirdi.
Kıdemli bir çalışanın işten ayrılmasının şirketlere getirdiği maliyet, bu çalışanın yıllık brüt maaşının 2,5 katı kadar. İşe alım süreci, eğitimler ve adaptasyon süreci gibi faktörler bu maliyetin oluşmasında etkili. Özel sektördeki toplam çalışan sayısının yaklaşık 14 milyon olduğunu düşünürsek, 2021’de 7 milyondan fazla kişinin işini değiştirdiğini ve bu durumun şirketlere 2 trilyon TL maliyet oluşturduğunu söyleyebiliriz.
BeNova Consulting Genel Müdürü Erdinç Mert, şirketlerin uzun vadeli başarısı için yetenekleri bünyelerinde tutmasının kritik olduğunu vurguluyor. Çalışanların neden işten ayrıldığını anlamak ve elde tutma stratejilerini buna göre belirlemek gerekiyor. Bu süreçte, departmanlara özel ve odaklanmış stratejiler oluşturulmalıdır.
Maddi imkanların yanı sıra manevi tatmin de çalışan bağlılığında kritik bir rol oynar. Yeni jenerasyon çalışanlar, çalıştıkları şirketin vizyonuna ve değerlerine daha çok bağlılık gösteriyor. Üst yönetim, şeffaf olmalı ve çalışanlarla ortak hedeflere doğru bir yolculuk yapmalıdır. Mert, bir çalışanın şirkette uzun süre kalmak için ihtiyaç duyduğu unsurları; değer görmek, mentorluk, takdir edilmek, adil ücret, gelişim fırsatları, ekibe aidiyet hissi ve huzurlu bir çalışma ortamı olarak sıralıyor.
Çalışan değişikliğinden kaynaklanan maliyet, 2 trilyon liranın üzerine çıktı. BeNova Consulting’in lideri Erdinç Mert, şirketlerin stratejik planlama ve etkili proje yönetimi ile çalışan motivasyonunu yükselterek bu durumu tersine çevirebileceğini vurguladı. Mert, BeNova’nın firmaların mevcut durumunu inceleyip, onlara satıştan markalaşmaya, dijital dönüşümden yetenek yönetimine kadar geniş bir yelpazede rehberlik ettiğini belirtti.
Pandemi, çalışan değişiminin oranını büyük ölçüde artırdı. Dünya genelinde %15 olan bu oran, pandemi sonrası %30’a yükselirken, Türkiye’de 2021’de bu oranın %50’nin üzerine çıktığı gözlendi. Mert, 2021’de Türkiye’deki özel sektördeki her iki çalışandan birinin iş değiştirdiğine dikkat çekti. Ayrıca, bir uzmanın şirketten ayrılmasının maliyetinin, yıllık maaşının 2,5 katına kadar çıkabileceği belirtildi. Bu, iş ilanları, mülakat süreçleri, eğitimler ve adaptasyon süreçlerinin maliyeti dikkate alındığında anlamlı bir rakamdır.
Erdinç Mert, başarılı bir çalışanın şirkette tutulmasının uzun vadede kurumun başarısını sürdürmek için kritik olduğunu ifade etti. Firmaların, çalışanların neden ayrıldığına dair detaylı bilgilere sahip olmasının, uzun vadeli stratejik planlama için önemli olduğunu vurguladı.
Çalışanların bağlılığını artırmak için sadece maddi ödüllerin yeterli olmadığını, aynı zamanda manevi değerlere de önem verilmesi gerektiğini belirten Mert, şirketlerin vizyonlarına katkıda bulunan çalışanlara değer verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Mert’e göre, çalışanların değer görmesi, doğru maaşı alması, gelişim fırsatlarına sahip olması ve yöneticileri tarafından mentorluk alması gibi unsurlar, bir şirkette uzun süre kalma isteğini artırıyor.
Sonuç olarak, Erdinç Mert, çalışan sirkülasyonunun maliyetini azaltmanın ve çalışan bağlılığını artırmanın, stratejik planlama, doğru bilgilere sahip olma ve çalışanlara değer verme ile mümkün olduğunu belirtti.
Türkiye’nin ekonomik motorlarından biri olan KOBİ’ler, son beş yıl içinde ihracatta gözle görülür bir ilerleme kaydetti. 2018 yılında 46.3 milyar dolar olan toplam ihracat miktarı, 2021 sonunda büyük bir sıçrama yaparak 80 milyar dolar seviyesine ulaştı. Bu dinamik büyüme göz önüne alındığında, gelecek beş yıl içerisinde bu rakamın 160 milyar dolar seviyesine çıkabileceği tahmin ediliyor. Bu ivmeyi korumak ve daha da artırmak için KOBİ’lerin ihracat stratejilerini optimize etmeleri gerektiğini söylemek yanıltıcı olmaz.
Bu süreçte, ‘ihracat danışmanlığı’ hizmetleri Türkiye’de daha da önem kazanmaya başladı. Danışmanlık firmalarından biri olan BeNova Consulting, bu alanda öne çıkan oyunculardan biri. Genel Müdür Erdinç Mert, firmanın bu konudaki yaklaşımını ve metodolojisini detaylı bir şekilde paylaştı.
Mert’e göre, bir firma için en verimli ihracat stratejisinin oluşturulmasında rekabetçilik analizinin rolü büyük. BeNova, KOBİ’lere bölgesel, ulusal ve ürün bazlı analizlerle spesifik pazara giriş stratejileri sunuyor. Mert, kültürel farklılıkların ve farklı ticari uygulamaların, global pazara girişte büyük bir faktör olduğunu vurgulayarak, her ülkenin kendi içerisinde özgün bir yaklaşım gerektirdiğini belirtti. BeNova, her hedeflenen ülke için farklı bir strateji, ya da diğer bir deyişle “oyun planı”, hazırlıyor.
Mert, firmanın güçlü uluslararası bağlantı ağı sayesinde KOBİ’lerin yurt dışı pazarlarına ilk adımlarını daha kolay atabildiğini de vurguladı. Tekliften satışa kadar olan sürecin yönetilmesi, BeNova’nın bu süreçte firmalara sağladığı kritik desteklerden biri. Ancak bunun yanında, firmaların ihracatlarını daha verimli hale getirebilmeleri için gerekli olan mali hibeler, destekler ve teşvikler konusunda bilgi sağlama hizmetleri de bulunuyor.
Mert, ayrıca, danışmanlık hizmeti aldıkları firmalara özel eğitimler verdiklerini de belirtti. Firmanın satış ve ihracat mekanizmasının oluşturulması, bu eğitimlerin odak noktalarından biri. Özellikle satış ve pazarlama ekibi kurma konusunda henüz adım atmamış olan firmalara, bu konuda nasıl bir strateji izlemeleri gerektiği konusunda bilgilendirme yapılıyor. Gerektiğinde, bu ekiplerin oluşturulması ve istihdam edilmesi konularında da BeNova, firmalara destek sağlıyor, böylece firmaların daha etkili ve verimli bir yapıya sahip olmalarına katkıda bulunuyor.
Kısacası, Türkiye’deki KOBİ’lerin ihracat alanındaki büyümesi, onların global pazara daha stratejik bir yaklaşım benimsemelerini gerektiriyor. BeNova Consulting gibi danışmanlık firmaları, bu süreçte firmalara önemli bir rehberlik sunarak, Türkiye ekonomisinin bu dinamik sektörünün daha da güçlenmesine katkıda bulunuyor.
2026 yılına kadar KOBİ’lerin ihracat hedefi büyük: tam olarak 160 milyar dolar. 2016 yılında 46,3 milyar dolarlık ihracatla önemli bir başlangıç yapan bu kuruluşlar, 2021’de bu rakamı 80 milyar dolara çıkardılar. Eğer bu ivmeyle ilerlerlerse, 2026’da 160 milyar dolar hedefine ulaşmaları olası görünüyor. Bu hedefi yakalamak için ihracat stratejilerini kusursuz bir şekilde belirlemeleri ve uygulamaları gerekiyor.
İhracat, işletmelere birçok avantaj sunuyor: yeni pazar fırsatları, artan satışlar ve genişleyen müşteri ağı. Ayrıca, iç pazarda tüm potansiyeli kullanamayan firmalar için üretimi genişletme olanağı da sağlıyor. Dahası, iç pazarda yaşanabilecek daralmalarda bile sürekli gelir artışı ve büyüme potansiyeli sunuyor. Elbette dijitalleşme sayesinde ihracatın önündeki engeller bir nebze azalsa da bazı zorluklar hâlâ devam ediyor.
Bu süreçte, KOBİ’lere ihracat konusunda danışmanlık hizmeti sunan BeNova Consulting, sektördeki lider firmalardan biri olarak dikkat çekiyor. Erdinç Mert, BeNova Consulting’in Genel Müdürü olarak, firmanın KOBİ’lere rehberlik ederek profesyonel destek sunduğunu belirtiyor. Mert, firmaların satış ve ihracat stratejilerini belirlerken kapsamlı bir analiz yapıp doğru konumlandırmalarına yardımcı olduklarını ifade ediyor.
BeNova, KOBİ’lerle ilk strateji oluşturma aşamasından satışın sonlanmasına kadar yan yana çalışıyor. Bu süreçte KOBİ’lere özel eğitimler düzenleyerek, satış ve ihracat mekanizmasını kuruyorlar. Ayrıca, Erdinç Mert firmaların satış ve pazarlama ekibini nasıl kurmaları gerektiğine dair rehberlik ediyor ve gerektiğinde bu konuda destek oluyor.
Mert, KOBİ’ler için belirlenen hedef ülkelere özel pazara giriş stratejileri oluşturulduğunun altını çiziyor. Her ülkenin ticari ve kültürel farklılıklarına göre farklı bir yaklaşım sergilediklerini belirten Mert, bu çerçevede spesifik oyun planları oluşturuyorlar. Ayrıca, yurt dışı bağlantıların kurulmasında da aktif rol alıyorlar.
Son olarak, Mert KOBİ’lere ihracatta maliyet azaltıcı destek ve teşvikler konusunda da bilgi verdiklerini vurgulayarak, bu süreçte de KOBİ’lerin yanında olduklarını ifade ediyor. BeNova Consulting’in amacı, ihracat sürecinin her aşamasında KOBİ’lerle birlikte çalışarak ortak başarıya ulaşmak.
KOBİ’lerin 2026 yılına gelindiğinde 160 milyar dolarlık bir ihracat hacmine ulaşması planlanıyor. Geriye dönüp baktığımızda, bu küçük ve orta ölçekli işletmeler 2016 yılında 46,3 milyar dolarlık bir ihracat başarısına imza atmışlardı. Bu rakam 2021’de yaklaşık olarak 80 milyar dolara çıktı. Eğer bu büyüme ivmesi sürdürülebilirse, 2026’da 160 milyar dolarlık ihracatın gerçekleşmesi mümkün görünüyor. Bu hedefe ulaşabilmek için KOBİ’lerin ihracat stratejilerini doğru bir şekilde oluşturması ve uygulaması büyük bir önem taşıyor.
İhracat yapmak, şirketlere sadece yeni pazar fırsatları sunmakla kalmıyor; aynı zamanda satış hacimlerini artırıyor ve müşteri kitlesini genişletiyor. Ayrıca iç pazarda kapasitenin tam anlamıyla değerlendirilemediği durumlarda, üretim hacminin genişlemesine de olanak tanıyor. İç pazarın daraldığı dönemlerde bile şirketlerin ciroda sürekli bir artış yaşamalarını ve büyümeye devam etmelerini sağlıyor. KOBİ’ler ekonomik büyümenin önemli aktörleri arasında yer alıyor ve önümüzdeki 5 yıl içinde ihracatlarını iki katına çıkarmayı hedefliyorlar.
Bu hedef doğrultusunda, ihracat stratejisinin oluşturulması ve uygulanması konusunda profesyonel destek almak daha da kritik hale geliyor. Son zamanlarda, İhracat Danışmanlığı bu alanda şirketler için vazgeçilmez bir hizmet haline geldi. Özellikle BeNova Consulting, firmaların mevcut durumunu analiz ederek, onlara yol haritası sunuyor. Şirket, pazarlama, marka iletişimi, iş geliştirme, satış, ihracat, dijital dönüşüm, inovasyon, işe alım, yetenek yönetimi ve maliyet dönüşümü gibi birçok alanda danışmanlık hizmetleri sağlıyor.
BeNova Consulting’in öne çıkan hizmetlerinden biri, analitik yöntemler kullanarak belirlediği hedef ülkeler için özel pazara giriş stratejileri oluşturmasıdır. Ayrıca, firmaların ihracata ilk adımını atmalarında da yanlarında oluyor. KOBİ’ler için sunduğu özel satış ve ihracat danışmanlığıyla, işletmelere değerli bir bakış açısı kazandırıyor ve satış sürecinde onlara destek oluyor.
Erdinç Mert, ihracat stratejilerini Fortune Türkiye’ye anlattı.
Bu ay sizin için BeNova Consulting olarak soru-cevap şeklinde TURQUALITY® konusunu ele aldık.
Ülkemiz için rekabeti elinde tutan, marka olma potansiyeli büyük firmalarımızın, bütün kurumsallaşma süreçlerini kapsayan, global bir marka olma yolunda ilk adımlarını atmalarına yardımcı ilk devlet desteği programı olan Turquality, Türkiye’deki marka olma farkındalığının artmasını hedefliyor.
TURQUALITY®, Türkiye’nin markalaşma potansiyeli olan, tüm kurumsallaşma süreçlerini kapsayacak biçimde uluslararası pazarda kendi markaları ile yer alabilmeleri ve bu markalar ile Türk Malı imajının oluşturulması amacıyla oluşturulmuş devlet destekli ilk ve tek markalaşma programıdır.
İhracat artırma ve markalaşma modeline odaklanan Turquality programı, uluslararası markalaşma potansiyeli olan şirketlerin belirli süreçlerini kapsayarak kurumsallaşma ve gelişimlerini arttırmaya yardım eder. Turquality, markalaşma, pazarlama, eğitim ve danışmanlık gibi alanlarda destek sağlayarak Türk markalarının uluslararası pazarda daha güçlü bir konuma gelmesini hedefliyor. İlk devlet destekli markalaşma programında, markalaşmaya odaklanma önem kazanıyor. Bu sayede firmaların global pazarda markalaşmalarına giden yolu Turquality kolaylaştırıyor.
Program kapsamında, seçilen ihracatçı şirketlere belirli bir süre boyunca mali destek, eğitim, danışmanlık ve tanıtım imkanları sunulur.
Programın marka potansiyeli olan firmalara sağladığı hedeflerlerden bazıları :
Yazılım, dijital oyun, finansal yazılım ve teknolojiler, blok zincir yazılım ve teknolojiler, yapay zekâ, büyük veri, siber güvenlik, akıllı şehir ile yeşil dönüşüm yazılım ve hizmetleri, telekomünikasyon, 5G, bulut ve iletişim hizmetleri, veri merkezi, bilişim hizmetleri, sistem bakım ve destek hizmetleri ve dijital aracılık ve hizmet platformları yeni karar kapsamına alınmış olup, böylelikle tüm alt sektörlerinin desteklenmesi ve ihracatın tüm ülke geneline yayılması amaçlanmıştır.
Turquality destek programına girmek isteyen firmaların mutlaka Türkiye’de tescilli bir markası ve bu markanın da en az bir hedef pazarda tescilli olması gerekir. Bir şirketin en fazla 2 markası ve 1 marka için birden fazla şirket desteklenebilir.
Türkiye’de ticari ve/veya sınai faaliyette bulunan şirketler, hizmet sektöründe faaliyet gösteren firmalar sisteme kabul edilmeleri halinde doğru ve zamanında başvuru şartı ile desteklerden faydalanabilirler.
Turquality başvurusu için ilk koşul, destek almak isteyen markanın Türkiye’de tescilini yaptırmış olmasıdır. İkinci ön koşul ise firmanın yurt dışında göstereceği iş planında, hedef pazarlarının minimum bir tanesinde aynı markanın tescil edilmiş olmasıdır. Aynı zamanda, başvuru için geçtiğimiz 3 takvim yılı içinde ortalama 3 milyon dolarlık ihracat koşulu aranmaktadır.
Bu süreçte, deneyimimiz ve uzman ekibimizle TURQUALITY sürecinizde yanınızda oluyoruz. Aşağıda belirlenen alanlarda firmanıza destek olarak Turquality programına kabul almanız için yoğun çalışmalar gerçekleştiriyoruz:
BeNova Consulting olarak güvenilir tecrübemizle, markanızın globalleşme sürecinde yanında olarak tüm sorularınızın cevaplanmasını ve taleplerinizin karşılanmasını sağlıyoruz.
Aile şirketlerinin Türkiye ekonomisinde önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz. Geleneklere bağlı bir toplum olmamızın sembollerinden aile kültürünün, birlikte çalışmak ve kazanma arzusu ile getirdiği aile şirketleri, çoğunlukla varlıklarını uzun yıllar sürdüremeyebiliyor. Yalnızca Türkiye’de değil, dünyada da aile işletmelerinin büyük bir çoğunluğu faaliyetlerini uzun dönemler boyunca gösterememektedir.
Bir aile şirketinin büyümesinde her bir aile bireyi özel yaşam ve ihtiyaçlarından vazgeçerek fedakarlık gösteriyor…
BeNova Consulting olarak, aile işletmelerinin uzun soluklu olamamasının en önemli nedeninin kurumsallaşamama sorunu olduğunu düşünüyoruz. Kurumsallaşma kavramı aileler arasında her ne kadar benimsenmiş olsa da, aile içerisinde uygulamada pek çok sorun yaşanmaktadır.
Bir aile şirketinin büyümesinde her bir aile bireyi özel yaşam ve ihtiyaçlarından vazgeçerek fedakarlık göstermektedir. Bu fedakarlıklar yapılırken işletme büyüyor ancak işletmenin gelişimi için gereken özen gösterilmiyor. Aile bireylerinin yeteneklerine ve tecrübelerine bakılmaksızın işletmenin bütünlüğüne dahil ediliyor.
Genelde şirket kurucularının kurdukları işi bırakma zamanı gelmişken, duygusal yönden bırakmak istemiyorlar. Arkalarından gelen ikinci nesil, kuruculardan farklı eğitim almış ve farklı düşünceye sahip bir kuşak olabiliyor. Üçüncü nesilde ise bu farklılık daha belirgin hale gelebiliyor. Kuşaklar arası anlaşmazlıkların bir sorun haline gelmesi, aile içi ve iş dinamiğinin birbirine karışması,ailenin ve şirketin ilişkilerini düzenleyecek olan kurumsal yapının oluşmaması aile şirketlerinin faaliyet ömrünü kısaltmakta ve faaliyetlerinin son bulmasına sebep olmaktadır.
Aile içi bireylerin kendi aralarında yaşadıkları anlaşmazlıkların da aile işletmelerinin yok olmasında önemli rol oynadığından bahsedebiliriz. Aile işletmelerinin yok olmasının ana nedenlerinin başında önceden alınması gereken Ailenin Kurumsal Yapılandırmasının zamanında yapılmadığını ve sürekli ertelendiğini görmekteyiz. Aynı şekilde kuralların net olarak tanımlandığı bir Aile Anayasası olmaması da süreci zorlaştırıyor.
Diğer yandan aileye yeni katılan bireylerle ailenin genişlemesi, bağların zayıflaması ve duygusal kararların şirketin iç akışındaki kararları etkilemesi sebebiyle de şirketler dağılabiliyor.
Aile şirketinizin kurumsallaşma sürecinde size destek olabilir, BeNova Consulting ailesi olarak profesyonel deneyimimizle büyük ve kurumsal bir şirket haline gelmenize yardımcı olabiliriz.
Turquality programı, Türkiye’nin ihracatı teşvik eden bir destek programıdır. Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenen bu program, Türk markalarının uluslararası pazarda daha rekabetçi olmalarını amaçlar. Turquality programı, markalara uluslararası pazarda daha iyi bir konum kazanmaları için çeşitli destek ve hizmetler sunar. Bu destekler arasında finansal yardımlar, eğitimler, pazarlama desteği ve stratejik planlama gibi unsurlar bulunur. Ayrıca, markalar uluslararası fuarlara katılım gibi etkinliklerde desteklenirler. Turquality, Türk markalarının küresel arenada daha güçlü bir varlık olmalarına yardımcı olmayı amaçlayan bir programdır.
Turquality destek programı çerçevesinde markalar, çeşitli destek ve hizmetlerden faydalanabilirler. Bu destekler aşağıda listelenmiştir:
Finansal Destek: Markalar, uluslararası pazarlarda rekabet güçlerini artırmak için belirli faaliyetler için finansal destek alabilirler. Bu destek, fuar katılımları, pazarlama faaliyetleri, Ar-Ge çalışmaları gibi alanları kapsayabilir.
Eğitim ve Danışmanlık: Markalar, uluslararası pazarlara açılmak için ihtiyaç duydukları bilgi ve becerileri geliştirmek amacıyla eğitim programlarına ve danışmanlık hizmetlerine erişebilirler.
Tanıtım ve Pazarlama: Markalar, uluslararası pazarlarda tanıtım yapmak ve markalarını daha geniş bir kitleye duyurmak için çeşitli pazarlama ve iletişim destekleri alabilirler.
Stratejik Planlama: Markalar, uluslararası pazarlarda büyümek için stratejik planlama, pazar analizi ve hedef pazar seçimi konularında destek alabilirler.
Kalite ve Sürdürülebilirlik: Markaların kalite standartlarını yükseltmeleri ve sürdürülebilir üretim ve iş yapma modelleri oluşturmaları konusunda destek sağlanabilir.
Yurtdışı Fuar ve Organizasyon Katılımları: Markalar, Turquality programı çerçevesinde uluslararası fuarlara ve etkinliklere katılım sağlayarak ürünlerini ve markalarını uluslararası alanda tanıtarak potansiyel iş ortaklarıyla bağlantı kurabilirler.
2004 yılında yürürlüğe giren TURQUALITY programı, devlet destekli bir markalaşma programıdır. Türkiye’nin rekabet avantajını elinde bulundurduğu sektörlerde, markalaşma potansiyeli olan ürün gruplarının üretiminden pazarlamasına, satışından satış sonrası verilen hizmetlere kadar bütün süreçlerini kapsayan bir destek sistemi oluşturmak hedeflenmektedir.
TURQUALITY programının hedefleri:
TURQUALITY programına dahil olabilmek için Ticaret Bakanlığı (ve beraberinde akredite danışman ekibi) şirketinizi ziyaret ederek 2-3 günlük bir inceleme yapar. İnceleme kapsamında 10 başlıkta şirketinizi değerlendirir ve TURQUALITY kapsamına girip giremeyeceğinizi analiz eder. İnceleme kapsamında değerlendirelecek alanlar aşağıda listelenmiştir:
Söz konusu alanlarda yapılan detaylı denetim sonrasında 80 puan ve üzeri alan firmalar TURQUALITY programına dahil olur ve desteklerden faydalanmaya başlar. 50-80 puan arasında alması durumunda ise firma Marka Programına dahil olmaktadır. TURQUALITY çerçevesinde desteklenen kategoriler, pazar koşullarına bağlı olarak %50’ye kadar desteklenmekte olup, bu destek süresi 5 yıl boyunca devam etmektedir.
TURQUALITY süreci zorlu bir süreçtir. Ciddi anlamda dokümantasyona ve süreçlerin içselleştirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Şirketler kendi iç kaynaklarıyla gerekli dokümantasyonu hazırlamakta zorlanabilir, dışarıdan bir desteğe ihtiyaç duyabilir. TURQUALITY danışmanlığı konusunda deneyimli firmalar, ihtiyacı çok daha rahat tespit ederek denetim için gerekli dokümantasyonu daha hızlı oluşturabilir, süreçlerin içselleştirilmesi konusunda destek sağlayabilir.
BeNova Consulting olarak TURQUALITY danışmanlığı kapsamında, firmaların istenen seviyeye gelmesine destek oluyoruz. Bu kapsamda, yukarıda bahsedilen 10 başlığa yönelik detaylar analizler yapıyor, firmanızı tüm başlıklarda en iyi duruma getirmeyi hedefliyoruz. Sizler için hazırladığımız dokümanlardan birkaçı aşağıda yer almaktadır:
Sizler de dünya markası olmak isterseniz, TURQUALITY konusundaki tüm deneyimimizle sizlere destek olmak isteriz. Detaylı bilgi almak için bize info@benovaconsulting.com adresinden ulaşabilirsiniz.